Estetik burun ameliyatı genel anesteziyle veya sedasyon-lokal anesteziyle yapılabilen, önceden yapılan planlamalar doğrultusunda, burnun şeklinin değiştirildiği bir operasyondur. Çoğu zaman, septum deviasyonu ve konka hipertrofisi gibi solunum zorluğuna yol açan problemler eşlik edebilir. Rinoplasti ameliyatı öncesi dönemde yapılan endoskopik muayene ile bu sorunların detayları ortaya konur ve ameliyat planı içinde tedavileri düzenlenir. Ameliyat süresi, yapılacak işlemlerin detaylarına gore 1 – 1.5 saati bulur. Bu süre, daha önce bir operrasyon geçirmemiş kişiler için geçerlidir. Önceden bir operasyon geçirmiş ve iyi netice alamamış kişilerde ameliyat süresi daha uzun olabilir. Estetik burun ameliyatlarında, önemli yeniliklerden biri tampon kullanılmamasıdır, burun içi örtüsü dikilerek, tampon baskısına gerek olmamasi sağlanır. Nadiren, operasyon sonunda, sızıntı çoksa, nefes alıp vermeye izin veren, içinde küçük bir boru olan bir basit tampon kullanılabilir. Burun estetiği ameliyatın bitiminde burun üstüne ince bir bant ve plastik bir kalıp yerleştirilir. Ameliyat sonrasında, genellikle 1 gece hastanede kalması beklenir.
Operasyon bitince, göz çevresine soğuk uygulaması yapılır ve 3-4 saat içinde birşeyler yemek , içmek ve yürümek mümkün olur. Ameliyattan 1 hafta sonra burun üstündeki plastik kalıp alınır ve başka bir şey uygulanmaz. (Önceki yıllarda, kalıp çıktıktan sonra 1hafta daha bant uygulardık. ) Ameliyat sonrası ilk 2 gün hafif morluk ve şişlik oluşur. 3. gün azalmaya başlar.1. haftanın sonunda, kalıplar alındığında, morluk ve şişlikler hafif bir makyajla kamufle edilebilecek kadar azalmıştır. Kalıp alınır alınmaz, burun şekli ile ilgili değişiklikler büyük oranda görülür, ancak son şeklin oluşması ve tüm detayların ortaya çıkması daha uzun bir zamanı gerektirir. İlk ay, %60-70 oranında, 6 ay ila 1 yıl içinde tam olarak netice oluşur.
Burun Estetiği İle İlgili Ayrıntılı Bilgiler
Ameliyatlar İki Şekilde Yapılabilir
Ameliyat Sonrası Çıkabilecek Sorunlar
Her ameliyatta olduğu gibi ameliyat sonrası bazı istenmeyen durumlar söz konusu olabilir. Bunları erken ve geç dönem sorunları olarak ikiye ayırabiliriz. Erken dönemde, öncelikle anesteziye bağlı sorunlar düşünülür. Hazırlık döneminizde saptanan ve ileri tetkik gerektiren bir durum ameliyatınızın ertelenmesine yol açabilir. Bu ameliyatlar acil ameliyatlar olmadığından kuşkuya yer kalmayacak bir şekilde ameliyat hazırlığı yapılır ve risk alınmak istenmez. Bütün bunlara karşın anestezinin az da olsa bir riski vardır. Bu risk modern anestezi imkanları ile minimuma indirilmeye çalışılır. Ameliyattan sonra bulantı olabilir. Bunu azaltacak ve kontrol edecek ilaçlar mevcuttur ve gerekirse kullanılır. Ameliyat sonrası burun deliklerinden sızıntı beklenir ve ilk saatlerde burun ucuna yerleştirilen bir gazlı bezle kontrol edilir. Sızıntı ilk saatlerde daha belirgin olmak üzere giderek azalarak ilk 24 – 48 saat devam edebilir ve genellikle kırmızıdan sarıya doğru renk değiştirir.
- Burun içine tampon uygulanan hastalarda hapşırma hissi oluşabilir. Hastalar üşüttüklerini, hastalandıklarını düşünürler. Aslında bu his tampona bağlıdır ve tampon alınınca hızla kaybolur.
- Ameliyatların nadir de olsa bir komplikasyonu enfeksiyondur. Ameliyat başlangıcında koruyucu amaçla antibiotik kullanılması bu olasılığı çok azaltır. Burnunuza tampon konulmuş ve ameliyatın ikinci gününde ateşlenme, titreme gibi bulgular olursa tamponun hemen alınması gerekir bu nedenle haber verilmelidir. Daha sonraki günlerde burnunuzun herhangi bir yerinde ağrılı bir şişlik ve dokunmakla artan bir hassasiyet olursa ve kendinizi düşkün hissederseniz bu başlayan bir enfeksiyonun habercisi olabilir. Bu durumda muayeneniz yapılıp başlanacak bir enfeksiyon tedavisi ile hızla düzelmeniz sağlanır.
- Erken dönemde karşılaşılabilen bir diğer sorun istenmeden maruz kalınan travmalardır. Hafif travmalar bir sorun yaratmazken şiddetli travmalar deformitelere yol açabilir. Böyle bir durumda hemen başvurunuz basit bir girişim ile sonuç alınmasını sağlayabilir.
- Geç dönemde oluşabilecek sorunlar ise solunum ve görünümle ilgili olabilir. Solunumla ilgili olanlar ameliyata bağlı olabileceği gibi ameliyat öncesi mevcut bir sorunun düzeltilmemesi veya ameliyattan önce mevcut fakat farkedilmeyen bir durumun ameliyatta yapılan bazı manevralar ile daha belirgin hale gelmesinden kaynaklanabilir. Ayrıca alerjik nedenlerle solunum sorunları yaşanabilir. Şikayetlerinize ve muayene bulgularınıza göre ilaç tedavisi veya ikincil müdaheleler gündeme gelebilir.
- Görünümle ilgili sorunlar arasında en sık rastlanan durum erken ameliyat sonrası dönemde henüz şişlikler tamamen düzelmeden burnun şekliyle ilgili bazı sorunların aktarılmasıdır. Estetik nedenle yapılan ameliyatlarda sonucun bir an önce alınmasını beklemek şüphesiz doğaldır. Fakat ameliyat sonrası iyileşmenin uzun zaman alacağı, gün içinde değişen şişlikler olabileceği unutulmamalıdır.
- Burnun son şeklini almasından sonra istenmeyen durumlar için % 5 oranda revizyon denilen ikincil girişimler gerekebilir. İkincil girişimleri azaltmanın en önemli yolu ameliyat öncesi beklentiler ve yapılabilecekler ile ilgili ayrıntılı bir görüşmedir. Burnun yapısal özelliklerine bağlı olarak her olgu için bazı sınırlar vardır ve bunlar etraflı bir şekilde konuşulmalıdır.